İzciliğin Tarihçesi

İzcilik, İngiltere’de doğmuş ve dünyaya bu ülkeden yayılmıştır. İzciliğin kurucusu Baden Powell isminde bir İngiliz subayıdır. Baden Powell, 1857 de Londra’da doğdu. Daha okul sıralarında iken boş zamanlarını ormanda oyun oynamak, gezi ve koşular yapmak suretiyle geçirirdi. Erkek Çocuklar için yazdığı İzcilik kitabında küçüklük anılarını şöyle anlatır: “İngiltere sahillerinde dört kardeşimle birlikte deniz izcisi olarak dolaştığım günler çocukluk çağımın en tatlı anılarıdır. Gerçi biz hakiki bir deniz izcisi değildik, çünkü o zamanlar deniz izciliği denilen bir şey yoktu, ama bizim bir yelkenlimiz vardı, her mevsim bu yelkenlide yaşar ve onunla denizlerde dolaşırdık ve çok eğlenirdik. Bu hayatın zevkini çıkardığımız gibi zahmetine de katlanırdık. Sonra öğrenci iken boş vakitlerimde, ormanlarda tavşanları yakalamak ve onları pişirmek, kuşları gözetlemek ve hayvanların izlerini takip etmek suretiyle bir hayli izcilik yapardım. Daha sonraları asker olunca Hindistan, Afrika ormanlarında yaptığım avcılık ve Kanada’nın orman köylerinde geçirdiğim hayat benim için çok zevkli olmuştur. Daha sonra Güney Afrika savaşlarında tam bir izci gibi yaşamak fırsatı buldum”.

Baden Powell Afrikadaki görevlerinde yerlilerin açık havada tabiattan nasıl yararlandıklarını, tabiat olaylarına karşı ne yolda hareket etiklerini ve ne gibi önlemler alarak başarı sağladıklarını inceledi. Yerlilerin tabiata hakimiyetini gözlemledi. Bu tecrübeler onda bedenen ruhen ve ahlaken üstün kabiliyette bir gençliğin ancak açık hava faaliyetleriyle ve tabiat içinde eğitimleriyle mümkün olabileceği fikrini verdi.

Türkiye’de İzciliğin Kuruluşu

İzcilik, İngiltere’de kuruluşundan kısa bir süre sonra, memleketimizde de Keşşaflık adı altında görülmeye başlanır. Memleketimizde izciliğin ilk kurucuları hakkında çeşitli görüş ve fikirler mevcuttur.

Darüşşafaka Beden öğretmeni ve Oymakbeyi B. Sami Karayel’in 1914 tarihli İzci Rehberi isimli izci kitabında Türkiye’de izciliğin ilk kurucuları Nafi Atıf Kansu ve Ethem Nejat olarak görülür. İlk izci üniteleri Darüşşafaka, Galatasaray ve İstanbul Liselerinde kurulmuştur. 1968 yılında Milli Eğitim Bakanlığı’nca kapsamlı olarak Türkiye İzcileri Yönetmeliği hazırlanarak yürürlüğe konmuştur.

İstanbul İl İzci Kurulu Başkanlarından Rıza Bediz, 1955 yılında yayınladığı “İzcilik ve İzci Kampları” adlı kitabında Türkiye’de izciliğin 1909 yılında İstanbul’da Galatasaray ve Kabataş Liseleri’nde Beden Terbiyesi öğretmenleri Ahmet ve Abdurrahman Robenson kardeşler tarafından başlatıldığını belirtilmişdir.

1912 yılında izciliği yeniden canlandırmak amacıyla Belçika İzcilik Teşkilatı’ndan Herold Parfit getirtilir. Parfit, izciler ocağını kurar. İşte Türkiye’de izciliğin kuruluşu 1912 yılı olarak esas alınmaktadır. 24 Nisan 1914 yılında Kağıthane Sırtlarında ilk izcilik uygulamaları (Oymakbaşı Kursu) yapılır. 16 Oymakbaşı başarı ile kurstan mezun olur.

1920 yılında İstanbul’da birçok izci oymaklarının kurulduğu görülür. Cumhuriyetin ilk yıllarında okullarda izci oymakları kurulmaya başlanır. Hükümet, izcilik işlerinin yürütülmesini zamanın Milli Eğitim Bakanlığı’na verir. 1923 yılında Baden Powell’ın “Erkek Çocukları İçin İzcilik” kitabı Türkçe’ye çevrilir. 1926 yılında Milli Eğitim Bakanlığı’nca bir tamimle okullarda izci oymaklarının kurulması öngörülür. 1927 yılında Cumhuriyet Bayramı’nda Ankara’da Türkiye izcilerinin toplanması ve törene iştiraki sağlanır. 12 Mayıs 1928 yılında 1246 sayılı “Türkiye’de Gençlik Teşkilatının Türk Vatandaşlarına Hasrı” kanunu kabul edilir. Bu kanunla izcilik Türkiye’de devletin kontrol ve denetimi altına alınır. 1949 yılında “Erkek İzciler Yönetmeliği” kabul edilerek yürürlüğe girmiştir.

1950 yılında birçok teşebbüslerden sonra Türkiye izcileri Dünya İzcilik Teşkilatına kabul edilir. 1955 yılında Ankara’da İzciler Birliği – Derneği, 1957 yılında da İzmir’de de Ege İzciler Birliği – Derneği kurulmuştur. 1968 yılında Milli Eğitim Bakanlığı’nca kapsamlı olarak Türkiye İzcileri Yönetmeliği hazırlanarak yürürlüğe konmuştur.

H
Hasan D. Subaşı

İzcilik faaliyetleri 1970 yılında Gençlik ve Spor Bakanlığı’na devredilmiştir. 1972 yılında Kız izciliğimiz Dünya Kız İzci Teşkilatına yedek üyeliğe kabul edilmiştir. İzcilik bu tarihten sonra günümüze kadar iki bakanlık arasında çeşitli Genel Müdürlükler bünyesinde sürdürülmüştür. 1991 tarihinde İzcilik Federasyonu Kurularak izcilik faaliyetleri bu federasyon tarafından yürütülmeye başlamıştır. Halen Türkiye İzcilik Federasyonu başkanlığını Hasan D. Subaşı yürütmektedir.