Kulüp Önderimiz
Kurucusu B. Powel İzciliğin genişletilmiş bir oyun olduğunu söyler.
Evet en geniş anlamıyla İzcilik bir oyundur. Hep birlikte devam ettiğimiz bir oyun. Ama yalnızca çoook isteyenlerin katıldıkları bir oyun. Öyle bir oyun ki, hem eğlenir, hem öğreniriz. Hem konuşmayı hem boğuşmayı deneriz. Birlikte yarışırken hem yenmeyi, hem yenilmeyi başarırız. Şehrin yoğunluğunda yol bulmayı da, ormanın derinliğinde iz bulmayı da biliriz.
Yıllardır devam ettirmeye çalışıyoruz oyunumuzu. Başından beri birlikte olduğumuz arkadaşlarımız da var, oyunumuza yeni katılan arkadaşlarımız da. Oyuna katılabilmek için istekli olmak yeterli. Ümraniye, Kavacık-Beykoz ve Üsküdar’daki kulüp merkezleri ve okul bahçelerinde bir araya geliyoruz.
Cumartesileri toplanıyoruz. Ama ders yok. Etkinlikler yapıyor, geziler düzenliyoruz. Müzik ve tiyatro çalışmaları yapıyoruz. Bazen bir avukat bürosuna, bazen bir çocuk dergisine, bazen de bir marangozhaneye gidip orada çalışanlardan yaptıkları işle ilgili bilgi alıyoruz. Dikiş dikmek, yemek pişirmek, ütü yapmak, telsiz kullanmak, harita ile yön bulmak, çadır kurmak, el işi çalışmaları yapmak, düğüm ve bağ yapmak hafta sonu eğlenceleri arasında.
Tüm çalışmalarımızda obalar/çeteler halinde hareket ediyoruz. Her birimizin bir obası/çetesi var. Merak etmeyin! Bu çeteler büyüklerin oyunlarındaki gibi kötülük saçan çeteler değil. Bizimki iyilik çetesi: İzci Obası. Biz daima iyilik yapmaya hazır, hayır takımlarıyız. İzci obalarıyız.
Oyunumuza katılmak isteyen liseli abiler/ablalar için de yerimiz var. Onlar bize yardımcı olmak için katılıyorlar aramıza. Onların çalışmaları biraz farklılaşıyor. Bazen de zorlaşıyor.
Hepinizi bekliyoruz aramıza. Oynamak, eğlenmek ve öğrenmek isteyen herkesi.